Emma Krafft, 19. Yüzyılın sonunda Osmanlı İmparatorluğuna göç etmek zorunda kalan Templer topluluğunun Almanya’da doğmuş olan bir üyesi. Krafft ailesinin Haifa’daki Carmel otelinde Osmanlı demiryollarının başındaki Tevfik Bey’le tanışınca bir aşk hikayesi doğuyor. Çift evlenip İstanbul’a taşınıyorlar. Emma’nın mücevher sevgisinin ona kazandırdığı ürünlerin bir kısmı halen aile üyelerinde.



1910'ların başında Haifa'da ilk Alman göçmen dalgasını barındıran Templer yerleşimi orada gelenekselleşecek olan mimarlık stilinin de ilk örneklerini oluşturuyor. Bu stilin güzelliği üst düzeyde beceri ve özen barındıran yalın süsleme öğelerinin bezediği detaylarda yatıyor. Templer’lerin yaratıcı enejisinin yarattığı evler türlerinin eşsiz örnekleri. Emma Krafft markasının temelinde de sadelik, detaylara önem verme ve kültürlerin içiçeliği yatıyor. 

Markanın kurucusu Esin Nalbantoğlu, Emma Krafft'ın torununun kızı. Türk asıllı tasarımcı, ABD ve Singapur'da büyüyüp, Kanada ve Hollanda'da eğitim görerek, uluslararası deneyim kazandı. Ürettiği eserlerin temaları yaşantısındaki uluslararasılığın izlerini barındırıyor. Kendisi malzeme ve ilham kaynağı arayışıyla sık sık farklı coğrafyaları ziyaret etmeyi sürdürüyor.